Asit Baz Dengesi
24 Temmuz 2024

Asit Baz Dengesi


İnsan bedeni, birbiriyle uyum içinde çalışan ve birbirine destek olan sistemlerden meydana gelmiştir. Bu sistemlerde ortaya çıkan sorunlar, diğer sistemleri de etkileme potansiyeline sahiptir. Vücuttaki asit-baz dengesini belirleyen temel etken hidrojen iyonudur. Vücudumuza her gün belli oranda asit girmesine rağmen, bu asit miktarında belirgin bir değişiklik olmaz. Çünkü vücutta asit-baz dengesini düzenleyen çeşitli mekanizmalar bulunmaktadır. Vücudumuzdaki hidrojen iyonu konsantrasyonu genellikle 20-160 mmol/l arasında değişebilir. Ancak vücut, bu oranları zarar görmeden dengeleyebilecek bir düzeneğe sahiptir. Bu nedenle, vücuttaki asit miktarları bu sınırlar içinde kalırsa insanlar hayati tehlike yaşamazlar.

Vücuttaki Asit Baz Dengesi Nasıl Kurulur?

Asit-baz dengesi, pH değeri üzerinden değerlendirilir. Vücut sıvısı pH değeri genellikle 7.38 ile 7.42 arasında değişir. Vücuttaki asit fazlasının tamponlanması için çeşitli mekanizmalar vardır. Karbonik asit, yapısı gereği zayıf bir asittir. Bunun büyük bir kısmı yeniden hidrojen ve bikarbonata dönüşürken, geri kalan karbonik asit su ve karbondioksite dönüşür.

Hidrojen iyonu konsantrasyonu arttığında, hidrojen tarafından bikarbonatların bir kısmı kullanılır. Bu durumda vücuttaki HCO3- oranı düşer ve daha fazla karbondioksit üretilir. Bu karbondioksitin kanda olan kısmı basıncı artırır. Kalan karbondioksit, beyinde solunum sistemini kontrol eden merkezi uyarır. Bu durum, daha derin ve daha hızlı solunum yapılmasını sağlar. Sonuç olarak, kanda bulunan karbondioksit solunum yoluyla dışarı atılır ve normal seviyelere iner.

Vücuttaki diğer bir mekanizma ise böbreklerdir. Böbrekler, bikarbonatın vücutta yeteri kadar kalmasını sağlar. Vücuttan karbondioksitin atılması en fazla 3 dakika içinde gerçekleşir. Ancak bikarbonatın yeniden eski seviyesine gelmesi en az 2 saat sürer. Bikarbonat, böbreklerde üretilir ve burada tampon olarak amonyak kullanılır. Amonyak, vücutta karaciğer ve böbreklerde üretilir ve kaynağı glutamat adlı amino asittir. Böbrekler normal olarak günde 35-45 mg kadar amonyak üretebilir. Amonyağın üretildiği hücrelerden böbrek kanalına geçmesi enerji gerektirmez. Amonyak, basit difüzyonla kanal boşluğuna kolayca geçebilir ve burada hidrojen iyonu ile birleşerek amonyumu oluşturur.

Amonyum ise biyolojik zarlardan çok kolay geçemez ve vücuttan atılımı idrar yoluyla olur. Kalan bikarbonat kan dolaşımına geçerek vücuttaki önemini korur. Bütün bu mekanizmalar, vücuttaki bikarbonat değerinin normal seviyeye gelmesine yeterli olmayabilir. Diğer bir tampon mekanizması ise tek ve çift bazlı fosfatlardır. Vücuttaki bikarbonat seviyesi, karbonik aside göre bir yirmi olmalıdır. Bu değerlerdeki bozulma, vücutta ciddi sorunlara yol açabilir. İnsan vücudunda bulunan bu mekanizmalar, yaşanan hastalıklar nedeniyle bozulabilir. Vücuttaki yaşamsal olayların devam etmesi için her şeyden önce asit-baz dengesinin korunması gerekir. Metabolizma bozukluğu, solunum yetersizliği gibi sorunlar bazı hastalıklar nedeniyle ortaya çıkabilir. Akciğerlerden karbondioksit atılımı bozulduğunda, karbonik asit yükselir ve kan pH değerleri düşer. Aç kalınması, karbonhidrat metabolizmasında bozukluk ya da yetersizlik durumunda ketonların artmasına neden olur ve bu da kanda pH değerini düşürerek nötrlük dengesini bozar.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

soru

Aydan

24 Temmuz 2024 Çarşamba

Vücudumdaki asit-baz dengesini nasıl koruyabilirim? Solunum ve böbrek fonksiyonlarının bu dengenin sürmesinde ne kadar önemli olduğunu biliyorum, ancak spesifik olarak hangi durumlarda bu sistemler etkilenir ve ne gibi önlemler almalıyım?

Cevap yaz
1. Cevap
cevap

Admin

Merhaba Aydan,

Vücut asit-baz dengesini korumak gerçekten çok önemli ve solunum ile böbrek fonksiyonları bu dengede kritik bir rol oynuyor. Öncelikle, solunum sistemi karbon dioksiti (CO2) vücuttan atarak pH'ı düzenler. Daha hızlı nefes alarak CO2'yi azaltabilir ve kanın pH'ını artırabilirsiniz. Ancak, bu durum hiperventilasyon gibi sorunlara yol açabilir. Böbrekler ise bikarbonat (HCO3-) üretimi ve hidrojen iyonlarının (H+) atılımı yoluyla uzun vadeli pH dengesi sağlar.

Bu sistemler çeşitli durumlarda etkilenebilir. Örneğin, solunum sistemi enfeksiyonları, astım veya KOAH gibi durumlarda solunum fonksiyonları bozulabilir. Böbrek fonksiyonlarını ise kronik böbrek hastalığı, diyabet veya bazı ilaçlar olumsuz etkileyebilir.

Önlem olarak, dengeli bir diyet ve yeterli su tüketimi çok önemlidir. Asidik yiyecekler (kırmızı et, işlenmiş gıdalar) yerine daha fazla alkalin yiyecekler (sebze, meyve) tüketmeye çalışabilirsiniz. Ayrıca, düzenli egzersiz ve stresten uzak durmak da genel sağlığınızı olumlu yönde etkiler.

Sağlıklı günler dilerim!

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

Baz Örnekleri Nelerdir?

Baz Örnekleri Nelerdir?

Folik Asit Faydaları Nelerdir?

Folik Asit Faydaları Nelerdir?

Haber Bülteni

Güncel

Asit Yağmurlarının Etkileri

Asit Yağmurlarının Etkileri

Güncel

Asitlerin Özellikleri Nelerdir?

Asitlerin Özellikleri Nelerdir?

Güncel

Alfa Lipoik Asit İçeren İlaçlar

Alfa Lipoik Asit İçeren İlaçlar